Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8434 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28012 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılıkHÜKÜM : 1) Dolandırıcılık suçu nedeniyle: 5237 sayılı TCK.nun 158/1-j, 43, 62, 52, 52/4, 53, 63. maddeleri gereğince sanığın 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ve 2.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına. 2) Dolandırıcılık suçu nedeniyle: 5237 sayılı TCK.nun 158/1-j, 43, 62, 52, 52/4, 53, 63. maddeleri gereğince sanığın 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ve 1.320 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına. 3) Resmi belgede sahtecilik suçu nedeniyle: 5237 sayılı TCK.nun 204/1, 204/3, 43, 62, 53, 63 maddeleri gereğince sanığın 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına.Sanığın yüzüne karşı tefhim olunan hükümde temyiz süresinin hükmün “tefhim ve tebliğinden” itibaren başlayacağının bildirilmesi nedeniyle yanıltıldığı cihetle, sanığın öğrenme üzerine 30.07.2012 havale tarihli dilekçesiyle vaki temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede gereği görüşüldü:A- Sanık ve katılan ... vekilinin dolandırıcılık suçları ile ilgili hükümlere yönelen temyizlerinin incelenmesinde:5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “nitelikli dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihlerinde yürürlükle bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, Tekstilbank'tan alınan .... nolu kredi kartının en son olarak kullanıldığı 10.04.2005 ile HSBC Banktan alınan ... nolu kredi kartının en son olarak kullanılmak suretiyle suçların. işlendiği 23.04.2005 tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanık ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğinceuygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkında dolandırıcılık suçundan açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, B- Sanık ve katılan ... vekilinin resmi belgede sahtecilik suçu ile ilgili hükme yönelen temyizlerinin incelenmesine gelince:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık ve katılan ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine: ancak:1- Suça konu tamamen sahte olarak üretilen nüfus cüzdanı ile yapılan evlilik ve dünyaya gelen bebeğin nüfusa kaydedilmesi sonucu oluşturulan nüfus kütüklerinin 5237 sayılı TCK'nun 204/3. madde ve fıkrası kapsamında kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerden olmadığı bu nedenle somut olayda 765 sayılı TCK'nun 342/2 veya 5237 sayılı TCK'nun 204/3. maddelerinin uygulanması olanağının bulunmadığı gözetilerek, resmi belgede sahtecilik suçunun, sanığın Cansu Ceylan isimli bebeğini 19.02.2004 tarihinde nüfusa kaydettirmesi suretiyle en son olarak bu tarihte işlendiği anlaşılmakla, 5252 sayılı Kanunun 9/3. maddesi uyarınca, suç tarihinde yürürlükte olan 765 sayılı TCK ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nun olaya ilişkin tüm hükümleri ayrı ayrı uygulanarak ortaya çıkan sonuçlar kararın gerekçe bölümünde denetime olanak verecek şekilde somut olarak gösterilip birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasanın belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,2- 5237 sayılı TCK'nun 53/3. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden, fıkranın tamamını kapsar biçimde karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanık ve katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.