Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8047 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25339 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2010/283768MAHKEMESİ : Ödemiş 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 06/04/2010NUMARASI : 2008/582 (E) ve 2010/261 (K)SUÇ : Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği Gerekçeli kararda yanlış yazılan suç tarihinin suça konu çekin bankaya ibraz edildiği 11.06.2003 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür. 1-Sanığın hazırlıkta alınan ifadesinde, suça konu çekteki keşideci imzası ile çek üzerindeki yazıların kendisine ait olmadığını, ağabeyi H.. T..'ın nüfus cüzdanına kendi fotoğrafını yapıştırarak düzenlediği sahte nüfus cüzdanı ile İzmir Hatay Ziraat Bankası şubesinde çek hesabı açtırdığını, mobilya işi ile uğraştığı için aldığı çek yapraklarını ticari işlerinde kullandığını, asker kaçağı olduğu için yakalandığını ve 5-6 tane kullanılmamış çek yaprağının işyerinde kaldığını, askerlik dönüşü bu çek yapraklarını bulamadığını ve suça konu çekin işyerinde kaybolan çeklerden olduğunu savunması karşısında; gerçeğin şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, çekin arkasında isimleri ve ciroları bulunan katılan G.. C.. ile A.. D..'ın tanık sıfatı ile duruşmaya çağrılıp suça konu çeki kimden ve ne şekilde aldıkları konusunda beyanlarının alınması, yine çek üzerindeki yazıların sanığın eli ürünü olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu aldırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Kabule göre de; 2-Sanığın eylemine uygun bulunan resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı, 765 sayılı TCK.nun 342. maddesinin 1. fıkrasında 2 yıldan 8 yıla kadar ağır hapis olup, 5237 sayılı TCK.nun 204. maddesinin 1. fıkrasında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası şeklinde sanık lehine düzenleme yapıldığı, 765 sayılı TCK.nun 29. maddesinde yer alan ölçütlerin 5237 sayılı TCK.nun 61. maddesinde bu suçla ilgili olarak değişmediği, cezanın alt ve üst sınırları gözetilerek alt sınırdan ayrılarak hüküm kurulması karşısında; cezaların üst sınırı nazara alındığında 5237 sayılı Yasanın 204/1. madde ve fıkrası ile yapılacak uygulamada temel hapis cezasının 3 yıldan daha az takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, lehe Yasa değerlendirmesi yapılırken her iki Yasa hükümleri uyarınca alt sınırdan ayrılarak 3 yıl hapis cezası takdir edilerek yazılı şekilde uygulama yapılması, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 24.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.