MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : 1-765 sayılı TCK'nun 342/1, 59/2. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası, 2-5237 sayılı TCK'nun 158/1-f, 62, 53/1-2. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis ve 2000 YTL adli para cezası I- Sanık hakkında “dolandırıcılık” suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen "nitelikli dolandırıcılık" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, 07.03.2004 suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, II-Sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarına gelince; Sanığın,olay tarihinde.... Nakliyeciler Sitesinde yük beklerken kendisini .... olarak tanıtan şahsın .... Tüneline nakliyesinin bulunduğunu söylediğini, şahısla 250.000.000.-TL + KDV olarak nakliye ücreti konusunda anlaştıklarını, şahsın 50.000.000.-TL kapora ile ağzı kapalı beyaz bir zarf vererek .... adresinden malı almasını istediğini, söz konusu adrese giderek yetkiliye zarfı verdiğini, zarfta ne olduğunu bilmediğini, yükleme yapıldıktan sonra irsaliyeyi alıp ....'ya gitmek üzere yola çıktığını, bu esnada işi veren şahsın telefonla kendisini birkaçkez aradığını, biraz zaman geçtikten sonra arayarak ... için başka yerden mal bulduklarını söyleyerek malı ...'a götürmesini istediğini, telefonda.... için 400.000.000 TL + KDV nakliye ücretine anlaştıklarını, şahsın .... Tesislerinde kasada bulunan bir kişiye 100.000.000.-TL ile malların boşaltılacağı yerin adresini bıraktığını söylediğini, ... Tesislerine giderek kasadaki kişiden parayla adres ve yükleme yaptıran kişinin telefonunun yazılı olduğu kağıdı alarak yola devam ettiğini, ertesi gün kağıtta yazılı ....'de ki tır parkına ulaştığını, nakliyeyi yaptıran şahısla birkaç kişinin kendisini karşıladığını, malı boşalttığını, faturasını kestiğini savunması, yapılan bilirkişi incelemesinde çekler üzerindeki yazı, rakam ve imzaların sanığın eli ürünü olmadığının, çekin ön yüzündeki yazı ve rakamlar, 2. ciranta .... cirosu ile sanığın nakliyeyi yaptıran kişinin ... Tesislerine bıraktığını söylediği malın ....'da nakledileceği adres ve telefon numarası yazılı kağıttaki yazı ve rakamların aynı şahıs eli ürünü olduğunun tespit edilmesi, katılan ... İzolasyon yetkilisi ...'nün, olay tarihinde kendisini ..... Tic. A.Ş. .... Temsilcisi ... olarak tanıtan bir şahsın telefonla arayarak çatı malzemesi istediğini, müşteri çeki göndereceğini söylediğini, telefonda anlaştıklarını bilahare kamyon gönderdiğini, çekle birlikte gelen kamyoncunun malları aldığını, çeki de kendisine verdiğini beyan etmesi, savunmayı doğrulayan Telsim CDA raporu, tanıklar ... ile ...'ın anlatımları ile fatura ve taşıma irsaliyesi karşısında; sanığın, açık kimlik bilgisi ve adresi tespit edilemeyen kendisini ....ismi ile tanıtan şahsın suça konu kaybedilen çeki haksız şekilde ele geçirip kullanma eylemine bilerek, katılarak, atılı suçu işlediğine dair her türlü kuşkudan uzak, mahkumiyetine yeterli delil olmaması nedeniyle beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.