Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7334 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 2696 - Esas Yıl 2006
Dolandırıcılık suçlarından sanıklar H……. D…….., A……… E…….., A…….. B……….. ve E……. A……..'ün yapılan yargılamaları sonunda: Değişen suç vasfına göre bilişim suçlarından Mahkumiyetlerine dair İZMİR 5. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 11.11.2005 gün ve 2000/117 Esas, 2005/347 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar müdafileri tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığının bozma isteyen 07.04.2006 tarihli tebliğnamesi ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği görüşüldü: KARAR : Sanık H……… D………'ın eylemlerinin bankayı vasıta olarak kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçlarını oluşturması karşısında, hakkında 765 sayılı TCK.nun 525/b-2 veya 5237 sayılı TCK.nun 244/4. maddesinin uygulanması ihtimaline binaen ek savunmasının alındığı duruşma tutanağında katip imzasının bulunmaması sonuca etkili görülmemiştir. Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sübuta yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak: 1- Sanıkların, oluşa uygun olarak sübutu kabul edilen önceden hazırladıkları tertibatla şikayetçilere ait bankamatik kartlarının ATM makinesine sıkışmasını sağlayıp, yine ATM kabinine monte ettikleri, içinde cep telefonu bulunan duvar tipi telefonu arayıp, kendisini banka görevlisi olarak tanıtıp kartı iptal edeceği bahanesi ile bankamatik kartının şifresini de öğrenip, ATM makinesinden ayrılmalarını müteakip hile ve desiselerle ele geçirip şifresini öğrendikleri bankamatik kartlarıyla para çekmekten ibaret eylemlerinin 765 Sayılı TCK.nun 504/3. ( 5237 Sayılı TCK.nun 244/1 )maddesinde yazılı suçu oluşturduğu gözetilmeden, bilişim suçu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında 5252 Sayılı Kanunun 9/3. maddesi uyarınca suç tarihlerinde yürürlükte olan 765 Sayılı TCK. ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Kanunun ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe olan hükmün belirlenmesi gerektiği gözetilmeden denetime olanak vermeyecek şekilde hüküm kurulması, SONUÇ : Yasaya aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanıkların kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 20.09.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.