Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7158 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24147 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliğiHÜKÜM : TCK.nun 204/1, 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası, hak yoksunluğu5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9/3. maddesi uyarınca lehe Yasanın sanığın eylemine uyan ve suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK’nun 342/1 ve suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddeleri ile uygulama yapılarak ortaya çıkan somut sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden ve lehe Yasanın tespiti yönünden herhangi bir karşılaştırma da yapılmadan, doğrudan 5237 sayılı TCK uyarınca uygulama yapılmış ise de, 765 sayılı TCK’nun 342/1. maddesinde öngörülen ceza 2 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası olup, 5237 sayılı TCK.nun 204/1. maddesinde 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası şeklinde sanık lehine düzenleme yapıldığı, 765 sayılı TCK.nun 29. maddesinde yer alan ölçütlerin 5237 sayılı TCK.nun 61. maddesinde bu suçla ilgili olarak değişmediği, mahkemece 5237 sayılı Yasa uygulanırken 2 yıldan 5 yıla kadar olan ceza içinden 2 yıl 6 ay hapis cezasının tercih edildiği, 765 sayılı Yasada ise üst sınırın 8 yıl olması ve bu üst sınır nazara alındığında teşdit oranının daha fazla olması gerektiğinden 765 sayılı Yasa sanığın aleyhine olduğu cihetle, yazılı şekilde lehe yasa karşılaştırması yapılmadan hüküm kurulması isabetsizliği sonuca etkili bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış olup bu nedenle tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:5237 sayılı TCK'nun 53/3. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden, fıkranın tamamını kapsar biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı; sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Yasanın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından TCK’nun 53. maddesinin tatbikine ilişkin bölüm çıkartılarak yerine "TCK'nun 53. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilmeye, maddede yazılı diğer haklardan ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.