Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6852 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25280 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2011/240855MAHKEMESİ : İstanbul 5. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 24/03/2011NUMARASI : 2010/339 (E) ve 2011/181 (K)SUÇ : Sahte fatura kullanmak ve düzenlemek 1- "Sahte fatura kullanmak" ve "sahte fatura düzenlemek" suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu, 5271 sayılı CMK'nun 225. maddesi uyarınca hükmün konusu, duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, kamu davasının “2005 takvim yılında sahte fatura kullanmak” suçundan açıldığı, 213 sayılı Yasa'nın 367. maddesi uyarınca dava şartı olan defterdarlık mütalaasının da "2005 takvim yılında sahte fatura kullanmak" suçundan verildiği gözetilmeden, dava konusu yapılmayan ve verilmiş mütalaa da bulunmayan "sahte fatura düzenlemek" suçundan yazılı şekilde beraat hükmü tesis edilmesi, 2- Kabule göre de;Sanığın kullandığı ve sahte olduğu iddia olunan faturaları düzenleyen “Z.. Tekstil Elektrik Elektronik Ltd. Şti.” hakkında düzenlenen 06.11.2009 tarih ve VDNR-2009-1885/69 sayılı vergi tekniği raporu ve ekleri dosyaya getirtilip, anılan şirketin yetkilileri hakkında sahte fatura düzenlemek suçundan dava açılıp açılmadığı, açılmışsa akibeti araştırılıp bu dava ile birleştirilmemesi halinde, dava dosyası celp edilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren ve sahteliği belirleyen delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, gerektiğinde faturaları düzenleyen mükellef ile sanığın yetkilisi olduğu firmaya ait defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının , mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile, faturaları düzenleyen mükellefin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılarak toplanan tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.