MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Vergi Usul Kanununa MuhalefetHÜKÜM : MahkumiyetSanığın yasal defterlerine kaydederek KDV indiriminde kullandığı suça konu faturalardan .... Kağıtçılık ve Karton Ltd. Şti, ....Kağıtçılık ve Matbaa Ltd. Şti,....Ticaret Matbaa Malzeme Ltd. Şti. ismiyle düzenlenen faturalarda adı geçen firmaların vergi mükellefiyet kayıtları bulunmadığı cihetle anılan faturaların herhalde sahte olduklarının kabulünün zorunlu olduğu ve bu faturalardan en sonuncusunun 23.05.2005 tarihli olduğu da gözetildiğinde sadece bu faturalar dikkate alınsa dahi suç tarihinin 21.06.2005 olacağı cihetle tebliğnamedeki “2” nolu düşünceye, hükümde yasa yolu bildiriminin kanuna uygun şekilde gösterilmemesi isabetsizliği sonuca etkili görülmediğinden tebliğnamedeki “3” nolu düşünceye iştirak edilmemiş, aynı takvim yılı içerisinde birden çok sahte fatura kullandığı anlaşılan sanık hakkında faturaların adet ve tutarları, zarar miktarı, kastın yoğunluğu ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınarak temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliği ise aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (a), (b), (d), (e) bentlerinde yer alan hak yoksunluklarının hapis cezasının infazının tamamlanıncaya kadar, (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilen hükümlünün kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı görülmekle hükmün bu sebepten 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinde verilen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan; hüküm fıkrasında 53. maddenin tatbikine ilişkin kısmın çıkartılarak yerine "sanığın, TCK'nun 53.maddesinin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle eleştiri dışında sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.