Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6169 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20467 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılıkHÜKÜM : 1)765 sayılı TCK.nun 342/1, 59/2. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası, 2) 5237 sayılı TCK.nun 158/1-f, 62/1, 53. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00 YTL adli para cezası, belirtilen sürelerde belirtilen haklardan yoksunlukI- Sanık hakkında “nitelikli dolandırıcılık” suçundan kurulan hükme yönelik müdafiinin temyiz itirazlarının yapılan incelemesinde;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeksizin hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken, 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE,II- Sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik”suçundan kurulan hükme yönelik müdafiinin temyiz itirazlarına gelince;1-Sanık hakkında imza yetkisi bulunduğu ... Elektronik...Şti.ne ait çeki sahte imza attırarak aldığı mallara karşılık katılan şirkete vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan davada; sanığın suça konu çeki kendisinin düzenlemediğini söylemesi, katılanın beyanında dava konusu çeki verdikleri mallara karşılık şirket çalışanlarınca, ... Elektronik...Şti. yetkililerinden aldıklarını, çeki kimin imzaladığını bilmediğini söylemesi, bilirkişi incelemesi ile çekteki yazı ve imzaların sanığa ait olmadığının belirlenmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi amacıyla öncelikle katılan şirket çalışanlarından sorulup şirket kayıtlarından da araştırılarak, çekin katılan şirkete sanık tarafından verilip verilmediğinin belirlenmeye çalışılması, çekteki yazıların haklarında beraat kararı verilen diğer şirket yetkililerine ait olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılması, şirket adına kimin çek alıp verdiği, bu işlemleri kimin yaptığı da araştırılıp toplanan delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, yasaya aykırı;Kabule göre de,2- Sanığın adli sicil kaydında yer alan hükümlülüklerinden bir kısmının 3167 sayılı Kanunun 16/1. maddesinden verilen mahkumiyet kararına ilişkin olup, 31.01.2012 tarih ve 28193 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 03.02.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6273 sayılı Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince bu eylemin idari yaptırıma dönüştüğü, keza adli sicil kaydında yer alan 3167 sayılı Kanunun 13/1. maddesinde düzenlenen çek defterini geri vermeme fiilinden mahkumiyetlerine ilişkin eylemin ise 20.12.2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5941 sayılı Çek Kanunu ile suç olmaktan çıkarılmış olduğu cihetle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.