Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması suçundan sanık Hasan'nun yapılan yargılaması sonunda: 5237 sayılı TCK.nun 245/1, 52/2, 53/1-a-b-c-d-e, 55/2 ve 63/1. maddeleri gereğince 4 yıl hapis ve 5.000 Yeni Türk Lirası adli para cezası ile mahkûmiyetine dair ADANA 7. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 13.04.2006 gün ve 2006/40 Esas, 2006/356 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık ve müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığının onama isteyen 24.07.2007 tarihli tebliğnamesi ile daireye gönderilmekle incelerek gereği görüşüldü:Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık ve müdafiinin, suçun sübuta ermediğine, cezanın alt sınırdan verilmesi ve lehe olan cezada indirim sebeplerinin uygulanması gerektiğine ilişen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Hükümden sonra, 19.12.2006 günlü Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren, 5560 sayılı Yasanın 11. maddesi ile 5237 sayılı TCK.nun 245. maddesine eklenen "Birinci fıkra kapsamına giren fiillerle ilgili olarak bu Kanunun mal varlığına karşı suçlara ilişkin etkin pişmanlık hükümleri uygulanır" hükmü uyarınca; sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş,2-5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,3-5237 sayılı TCK.nun 55. maddesi gereğince kazanç müsaderesinin ancak suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların suçun mağduruna iade edilememesi halinde mümkün olup somut olayda koşulları oluşmadığı ve suça konu paraya da el konulmadığı gözetilmeden yazılı şekilde kazanç müsaderesine hükmolunması, Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.