MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : Beraat 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2; yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun ise 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren ve lehe olan 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddesinde öngörülen cezasının miktarına göre tabi olduğu, aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımlarının, suçun işlendiği 15.07.2001 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2, 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 25.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.