Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5358 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20699 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılıkHÜKÜM : 5237 sayılı TCK.nun 157/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis ve 14.480 TL adli para cezası ile cezalandırılması, 5237 sayılı TCK.nun 204/1. maddesi gereğince 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılması, 53/1-a-b-c-d-e maddesinin uygulanması I-Cumhuriyet savcısı ile müdafiinin sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde;Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine,incelenen dosya içeriğine göre Cumhuriyet savcısı ile sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak: Mahkemece lehe yasa karşılaştırması yapılırken 765 sayılı Yasının 342/1. maddesinin uygulanması halinde alt sınırdan uzaklaşılacağının belirtilmediği, resmi belgede sahtecilik suçunun cezası, 765 sayılı TCK’nun 342/1. maddesinde 2 yıldan 8 yıla; 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddesinde ise, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis olmasına rağmen, temel cezanın alt sınırdan tayini halinde, 5237 sayılı Yasanın lehe kabul edilip uygulanmasında, kasten işlenmiş olunan suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak anılan Yasanın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunluğuna da karar verilmesi gerekeceği dikkate alındığında 5237 sayılı Yasanın aleyhe sonuç doğurduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, Yasaya aykırı ise de; yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hüküm fıkrasında yer alan “TCK.nun 204/1”, 62, 50, 51 ibareleri hükümden çıkartılarak yerlerine sırasıyla “765 sayılı TCK’nun 342/1, 59, 647/4, 647/6” ibareleri yazılmak, ayrıca hüküm fıkrasındaki TCK’nun 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölüm tamamen çıkartılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II-Cumhuriyet savcısı ile müdafiinin sanık hakkında “dolandırıcılık’ suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve Cumhuriyet savcısı ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 20.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.