MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : Resmi belgede sahtecilik suçundan; 765 sayılı TCK.nun 342/1. maddesi gereğince sanığın 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına. Nitelikli dolandırıcılık suçundan; 5237 sayılı TCK.nun 158/1-f, 52. maddeleri gereğince sanığın 3 yıl hapis cezası ve 10.000.TL adli para cezası ile cezalandırılmasına.I- Sanığın "nitelikli dolandırıcılık" suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “nitelikli dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihi olan 22.09.2002 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE,II- Sanığın "resmi belgede sahtecilik" suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;1- Suça konu çekin arkasında herhangi bir sahtelik şerhinin bulunmaması, hatta hesapta çek bedelinin büyük kısmını karşılayan miktarda para bulunduğunun anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi bakımından, çekin verildiği bankadan aynı keşideciye ilişkin daha önce karşılığı çıkan çekler var ise getirtilip incelenmesi, çek hesap sahibinin sahte kimliğiyle çek hesabı açılıp açmadığının, bu konuda bir soruşturma olup olmadığının sorulması, var ise buna ilişkin dosyanın getirtilmesi, çek sahibi olarak gözüken ....'un tanık olarak beyanın alınması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde uygulama yapılması,2- Kabule göre de; Resmi belgede sahtecilik suçunun yaptırımı 765 sayılı TCK'nun 342. maddesinin 1 fıkrasında 2 yıldan 8 yıla kadar ağır hapis olarak öngörülmüş iken 5237 sayılı TCK'nun 204. maddesinin 1. fıkrasında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası şeklinde sanık lehine düzenleme yapıldığı, 765 sayılı TCK'nun 29. maddesinde yer alan ölçütlerin 5237 sayılı TCK'nun 61. maddesinde bu suçla ilgili olarak değişmediği, mahkemece karşılaştırma sırasında 765 sayılı Yasa uygulanırken 2 yıldan 8 yıla kadar olan ceza içinden 3 yılın tercih edildiği, 5237 sayılı Yasa ile üst sınırın aşağı çekilmesi nedeniyle yasa koyucunun lehe yaptığı düzenleme de göz önüne alınarak, temel cezanın tayinindeki ölçütlerin değişmemesi nedeniyle önceki cezadan daha az bir cezanın takdir ve tayin olunması gerektiği gözetilmeden karşılaştırma sırasında, her iki yasa uygulamasında temel cezanın 3 yıl olarak belirlenip, cezaların eşitliği nedeniyle 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları nedeniyle 765 sayılı TCK'nun lehe olduğundan bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 13.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.