Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4075 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19434 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılıkHÜKÜM : MahkumiyetI- Sanık hakkında “resmi belgede sahtecilik" suçundan verilen karara karşı yapılan temyiz itirazlarının incelemesinde; Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; ancak:Resmi belgede sahtecilik suçunun cezası, 765 sayılı TCK.nun 342/1. maddesinde 2 yıldan 8 yıla kadar hapis, 5237 sayılı TCK.nun 204/1. maddesinde ise 2 yıldan 5 yıla kadar hapis olmasına rağmen, temel cezanın alt sınırdan tayini halinde, 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinde düzenlenen ve hapis cezasına mahkumiyetinin kanuni sonucu olarak uygulanan güvenlik tedbirlerinin 765 sayılı Kanunda bulunmaması ve 647 sayılı Kanunun 6 ve TCK.nun 95. maddeleri uyarınca deneme süresi içerisinde suç işlenmemesi halinde mahkumiyetin vaki olmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği cihetle 5237 sayılı TCK.nun sanık aleyhine sonuç doğuracağı gözetilmeden, 5237 sayılı TCK.nun 51. maddesinin lehe olduğunun kabulüyle yazılı şekilde karar verilmesi,Yasaya aykırı ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, "resmi belgede sahtecilik" suçundan kurulan hüküm kısmında yazılı "5237 sayılı TCK.nun 204/1. maddesi" yerine "765 sayılı TCK.nun 342/1. maddesi", "5237 sayılı TCK.nun 62. maddesi" ibaresi çıkarılarak 765 sayılı TCK.nun 59. maddesi", hükmolunan cezanın ertelenmemesine ilişkin paragrafta yazılı "5237 sayılı TCK.nun 51. maddesinin" yerine ise "647 sayılı Yasanın 6. maddesinin" yazılmak ve 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların hükümden tamamen çıkartılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II- Sanık hakkında “dolandırıcılık" suçundan verilen karara karşı yapılan temyiz itirazlarının incelemesine gelince;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen“dolandırıcılık'' suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının, suçun işlendiği 08.08.2004 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle mülga 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 05.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.