Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3684 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21762 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık ve memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliğiHÜKÜM : Beraat5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen "dolandırıcılık" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının suç tarihinden, sahtecilik suçu yönünden ise suç tarihinden sonra yürürlüğe giren ve sanık lehine olan 5237 sayılı TCK nun 204/1. maddesinde öngörülen cezasının miktarına göre tabi olduğu aynı Kanunun 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık asli dava zamanaşımının kesici son işlem olan sanığın sorgusunun yapıldığı 26.10.2004 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen dava zamanaşımları nedeniyle dolandırıcılık suçu bakımından 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2, memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği suçu yönünden ise, 5237 sayılı TCK.nun 66/1-e ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.