Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 346 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 3260 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Vergi usul kanununa muhalefetHÜKÜM : 2004 takvim yılına ilişkin olarak: Düşme 2005 takvim yılına ilişkin olarak: Beraat1-Sanık hakkında 2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan kurulan hükme yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sanık hakkında 2004 yılında sahte fatura düzenlemek suçundan kurulan hüküm yönünden, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükümleri uyarınca; sanığa yüklenen “sahte fatura düzenleme” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden, kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırıldığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan kurum vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 2-Sanık hakkında 2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan kurulan hükme yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Sahte fatura düzenlemek suçunun oluşabilmesi için sahte faturaların 213 sayılı VUK'nın 230. maddesinde sayılan zorunlu unsurları taşıması gerektiği aksi takdirde ilgili Kanunun 227/3. maddesine göre hiç düzenlenmemiş sayılacağı ve sanığın düzenlediği iddia olunan faturaların asılları veya onaylı örneklerinin dosya içerisinde bulunmaması karşısında; sahte fatura düzenleme suçunda suç tarihinin düzenlenen son fatura tarihi olduğu cihetle, 2005 takvim yılında düzenlendiği iddia olunan sahte faturanın dava zamanaşımı yönünden önemli olduğu da nazara alınarak gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından, her takvim yılı için fatura asıllarından kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulduktan sonra, yasada öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediği incelenip; ... form analizine göre sanıktan toplam 75.061 YTL mal alındığına dair Ba formu ile bildirimde bulunulan yani suça konu faturaları kullanan mükelleflerin kimler olduğu ve bu şirket veya kişiler haklarında vergi incelemesi yapılıp yapılmadığı, bu faturalardan dolayı soruşturma veya kamu davaları açılıp açılmadığı sorulup, varsa celbiyle incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin bu dosyaya aktarılması,faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişiler dinlenerek sözü edilen faturaları kimden ve hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıkları ve bunlarla ilgili belgeleri olup olmadığı, sanığı tanıyıp tanımadıkları araştırılıp, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.