Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30138 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 24001 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 11 - 2012/222972MAHKEMESİ : İzmir 3. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 26/04/2012NUMARASI : 2011/183 (E) ve 2012/113 (K)Suç : Resmi belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanmak1-Sanık hakkında görevi kötüye kullanma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların 5560 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK'nun 231/12. maddesi uyarınca temyizi mümkün olmayıp itiraza tabi olduğu, verilen kararın katılan vekilinin itirazı üzerine itiraz mercii olan İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 21.06.2012 gün ve 2012/732 değişik karar sayılı ilamı ile itirazın reddine karar verildiği ve kesinleştiği anlaşılmakla; dosyanın bu yönden incelenmeksizin mahalline İADESİNE, dava dosyasının mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,2-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;O yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin sanığın lehine olduğu kabul edilmiştir.Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçların uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafii ile Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; ancak: Posta dağıtım görevlisi olan sanığın, dağıtması gereken belgelerin teslim listelerinde bir kısım alıcının yerine imza atması şeklinde kabul edilen eylemde; sanığın dağıtması gereken belge sayısının 1500-2000 civarında olması, iki bölgeden sorumlu olması nedeniyle yetiştirebilmek için gönderilerin bir kısmını posta kutularına bırakıp alıcıların yerine imza attığını savunması, PTT Genel Müdürlüğünün 12.10.2011 ve 27.03.2012 tarihli yazı içeriklerine göre gönderilerin tebliği gereken belgelerden olmadığı, dava konusu belgeler nedeniyle mağdur olduğunu belirterek başvuru yapan kimsenin olmadığı, bir dağıtıcının 400-500 gönderi ya da 60-70 tebligat dağıtmasının öngörüldüğünün bildirilmesi karşısında; teslim listesinde sanığın yerine imza attığı kişilerin belgelerin kendilerine ulaşıp ulaşmadığı bakımından tanık olarak dinlenmesi, sanığın görevli olduğu yerde kaç dağıtım görevlisi bulunduğu, mevzuata göre kaç kişinin çalışması gerektiği ve ne kadar gönderi dağıtmasının öngörüldüğü araştırıldıktan sonra sonucuna göre olayda, gereksiz sahtecilik gerçek bir durumun belgelendirilmesi için sahtecilik veya görevi kötüye kullanmak suçunun bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdiri yerine yazılı şekilde karar verilmesi,Kabule göre de,2-Kamu görevlisi olan sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 204/2. maddesinin uygulanmaması,Yasaya aykırı, sanık müdafii ile Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 26.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.