Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30102 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20501 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 15 - 2012/27728MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 18. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 04/10/2011NUMARASI : 2011/320 (E) ve 2011/60 (K)Suç : Resmi belgede sahtecilik, Dolandırıcılık, Başkasının kimlik bilgilerini kullanmak Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nun 63. maddesinin infaz sırasında dikkate alınabileceği düşünülmüştür.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Sanığın ... Rent A Car adlı iş yerine araç kiralamak için başvuruda bulunduğu ve işletme sahibi olan müştekilere E.. T..'un kimlik bilgilerini içeren ancak üzerinde kendi fotoğrafı yapıştırılmış nüfus cüzdanı ve sürücü belgesini ibraz ettiği eylemde, 5237 sayılı TCK'daki 268/1. maddesi delaletiyle 267/1. maddesinde tanımlanan iftira suçunun yasal unsurları oluşmadığından beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Kabule göre de;2- Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nun 157/1. maddesi kapsamında dolandırıcılık suçundan kurulan hükümde, aynı gerekçe ile hapis cezası yönünden alt sınırdan hüküm kurulurken, adli para cezasına alt sınırdan uzaklaşılarak karar verilmesi,3- 5237 sayılı TCK'nun 43. maddesine göre, aynı anda gerçekleşen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle; suça konu E.. T.. adına düzenlenmiş sürücü belgesi ve nüfus cüzdanının farklı zamanlarda düzenlendiğine ilişkin delil olmadığı ve sanığın belgeleri çöp konteynırından bulup kendi fotoğrafını yapıştırmak suretiyle kullandığı yönündeki beyanı göz önüne alındığında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanma şartlarının oluşmadığı, ancak belge sayısı ve çeşitliliğinin temel cezanın belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği gözetilmeden TCK'nun 43. maddesinin tatbiki ile cezada artırıma gidilmesi, 4- 5237 sayılı Yasanın 53. maddesi 1. fıkrasının c bendinde yer alan velayet, vesayet ve kayımlığa ilişkin hak yoksunluğunun yalnızca kendi alt soyu üzerinde koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulmasına 22.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.