Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 29841 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6647 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 11 - 2015/220958MAHKEMESİ : İstanbul 48. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 27/01/2010NUMARASI : 2007/1118 (E) ve 2010/116 (K)Suç : Resmi belgede sahtecilik06.04.2015 günlü tevdii kararından sonra, mahallinde yapılan araştırmada hükmü temyiz eden Av. A.. A..'nın sanık müdafii olduğu ve hükme temyize yetkisinin bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede:Sanık hakkında, kendi fotoğrafı yapıştırılmış olup M.. S.. ve F.. Y..'ın kimlik bilgilerini içeren sahte nüfus cüzdanlarını düzenletip kullandığı iddiası ile açılan kamu davasında, 18.07.2007 tarihli ekspertiz raporunda "baskı tekniği, motiflerdeki detay özellikleri yönünden belgelerin tamamen sahte olduğu, orijinallerinin içerdiği tüm genel şekil şartlarını taşıdıkları, bu itibarla sahteliklerinin ilk nazarda ve kolaylıkla fark edilemeyecek nitelikte olduğunun" bildirilmesi karşısında suça konu belgelerin aldatma yeteneği bulunduğuna ilişkin mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Gerekçeli karar başlığında 2007 olarak gösterilen suç tarihinin, sahte nüfus cüzdanlarının sanığın ev ve üst aramasında ele geçtiği tarih olan 17.07.2007 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak:1- 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki "velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun" sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,2- Adli emanette kayıtlı suça konu belgelerin dosyada delil olarak saklanması yerine müsaderesine karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususların 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından TCK'nun 53. maddenin uygulanmasına ve müsadereye ilişkin bölümler çıkarılarak yerlerine sırasıyla "TCK'nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın (c) bendinde yeralan kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilmeye, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına," ve ''adli emanette kayıtlı suça konu belgelerin dosyada delil olarak saklanmasına" şeklinde yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.