MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, dolandırıclıkHÜKÜM : Dolandırıcılık suçu yönünden: Mahkumiyet ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması Sahtecilik suçu yönünden: MahkumiyetI- Sanık hakkında dolandrıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların 5560 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK'nun 231/12. maddesi uyarınca temyizinin mümkün olmayıp, itiraza tabi olduğu anlaşılmakla, sanık müdafiinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,II- Sanık hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçuna iştirak suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;1- Sanığın ablası...'ın torunu, ...'ın ise çocuğu olan ...'nın hasta olması, ailesinin sosyal güvencesinin bulunmaması ve üzerlerine kayıtlı gayrimenkul bulunduğundan yeşilkart alamamaları nedeniyle kendi çocuğuymuş gibi kayıt yaptırdığını, daha sonradan çocuğun kaydının olduğunu öğrenince ve sağlığı da yerine gelince... Köyü muhtarı ...'a çocuğunun öldüğünü söyleyerek ölüm tutanağı düzenlettirdiğini, tamamen küçük kız için böyle bir işlem gerçekleştirdiğini söyleyerek atılı suçlamayı kabul etmemesi, adı geçen ... ve ....'ın beyanlarına başvurulmamış olması, muhtar ... hakkında aynı eylemle ilgili mahkumiyetle sonuçlanan dava dosyasının .... Ceza Dairesi'nin 2015/4121 esas sayılı kararı ile bozulması, kolluk araştırmasına göre sanığın gerçekte ...adında bir kızının olmadığının tespit edilmesi, ancak ...'ın ... adında hasta olan bir kızının olup olmadığı ve ...'in yeşilkart alma şartlarını taşıyıp taşımadığının araştırılmadığının anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, öncelikle ... ve ...'ın tanık olarak beyanlarının alınması, muhtar ... hakkındaki davanın bu dosya ile birleştirilmesi, ...'ın yeşilkart alma şartlarına sahip olup olmadığı ve gerçekten ...sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı,2- 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.