Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 26975 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13603 - Esas Yıl 2013
Tebliğname No : 11 - 2012/34199MAHKEMESİ : İstanbul 5. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/09/2011NUMARASI : 2010/367 (E) ve 2011/453 (K)SUÇ : Resmi belgede sahtecilikGerekçeli karar başlığında yanlış gösterilen suç tarihinin 04.10.2010 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:1- 5237 sayılı TCK'nun 43. maddesi uyarınca; “bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi” durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup, sanığın aynı kişi adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanı ve sürücü belgesini görevlilere aynı anda ibraz ederek kullandığı ve suça konu belgelerin farklı zamanlarda düzenlendiğine dair delil bulunmadığı cihetle; zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı, sanığın eyleminin kül halinde 5237 sayılı TCK'nun 204/1. maddesinde düzenlenen tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı, ancak birden çok sahte belgenin kullanılması olgusunun aynı Kanunun 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında dikkate alınması gerektiği gözetilmeden, resmi belgede sahtecilik suçunun zincirleme olarak işlendiğinin kabulü ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,2- 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi alt soyu üzerindeki yetkileri açısından koşullu salıverilmeye, 1. fıkrada yer alan diğer hak yoksunluklarının ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 3- Suça konu belgelerin dosyada delil olarak saklanması yerine müsaderesine karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 11.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.