MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mühür bozmaHÜKÜM : MahkumiyetYapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak:1-Dosya kapsamından ve UYAP sisteminden yapılan kontrolde, sanık hakkında mühür bozma suçundan 21. Ceza Dairesinin 2016/10476 esasında kayıtlı olup temyiz inceleme sırası bekleyen dosyasının bulunduğunun anlaşılması karşısında; farklı tarihlerde işlenen mühür bozma suçlarının, düzenlenen ilk iddianame tarihine kadar zincirleme tek mühür bozma suçunu oluşturabileceği ve yine suç tarihleri dikkate alındığında mükerrer dava açılmış olabileceği cihetle; sanık hakkında aynı işyeri ile ilgili açılmış tüm dava dosyaları getirtilip incelenerek, irtibatlı dosyaların mümkünse birleştirilmesi değilse gerekli belgelerin onaylı örneklerinin dosya içerisine alınmasından sonra sanığın mühür bozma eylemleri ile ilgili zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağının veya mükerrer dava bulunup bulunmadığı tartışılarak, kesinleşmiş hükümlerin zincirleme suç kapsamından kaldığının anlaşılması halinde tayin olunacak cezadan kesinleşmiş önceki cezanın mahsup edilmesi gerektiği dikkate alınmadan eksik inceleme ve değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırı,2- 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.