Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26518 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13899 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Özel belgede sahtecilikHÜKÜM : Beraat1- Sanık ...'un, mağdur ... adına bireysel abonelik sözleşmesi ile cep telefonu hattı tahsis ettiği iddiası ile açılan kamu davasında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde saptanabilmesi bakımından; müşteki adına yapılan abonelik sözleşmesinde müştekinin adresi olarak gösterilen adrese GSM şirketince fatura tebliğ edilip edilmediği, edildiyse kime tebliğ edildiğinin sorulması, ayrıca sözkonusu adreste ikamet edenleri zabıta marifetiyle de araştırılarak bu hatlara ilişkin görüşme tutanakları ve hatların kullanıldığı cihaz seri numaraları ilgili GSM şirketine sorulup arama kayıtları çıkartılarak, hatların kullanıldığı cihaz seri numaralarının sanığın olay tarihlerinde kullandığı cep telefonuna uyup uymadığı ile bu kayıtlardaki numara sahiplerinin kimliklerinin tespiti ve varsa abonelik sözleşmesinde belirtilen adreste oturduğu tespit edilen şahıslarla birlikte tanık sıfatıyla beyanlarına başvurularak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, yasaya aykırı,2- Eylemin sübutu halinde hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.