Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26194 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10039 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : Mahkumiyet 1- Ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 30.03.1992 gün ve 80/98 sayılı kararında da belirtildiği üzere, belgede sahtecilik suçlarında önceden verilen rıza üzerine borçlu yerine onun imzasının atılmasında zarar verme bilinç ve iradesi ile hareket edilmediğinden suç kastından söz edilemeyeceği, rızanın açık veya zımni olabileceği cihetle; sanık ...'ın tüm aşamalarda "çek kesme yasağı bulunduğundan eniştesi ...'in 10 yaprak boş çek verdiğini, çekleri onun bilgisi ve rızası dahilinde doldurduğunu ve çeklerden yedi tanesini ödeyip bankaya teslim ettiğini'' savunduğu, çek hesabı sahibi ... her ne kadar hazırlıkta "sanık .. ..'nin, bilgisi dışında çekleri doldurduğunu, çekleri çelik kasasında muhafaza etmesi için verdiğini ve daha önce sanığın keşide ettiği başka çekler için de mahkemelik olduklarını" ileri sürmüşse de tanığın mahkeme aşamasında dinlenilmediği anlaşıldığından, gerçeğin ve suça konu çeklerin sanık tarafından ...'in bilgisi ve rızası ile düzenlenip düzenlenmediğinin tespiti bakımından; sanık tarafından ... adına daha önce imzalanıp ödenen çekler olup olmadığı ilgili bankadan araştırılıp, ... tanık olarak dinlenerek, sanık hakkında ... adına düzenlenen çeklerle ilgili açılmış başka davalar bulunup bulunmadığı tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik incelemeyle hüküm kurulması, Kabule göre de, 2- TCK'nun 43. maddesinin, "bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi'' durumunda uygulanabileceği, aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı cihetle, 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesinin uygulama koşullarının oluşup oluşmadığının tespiti yönünden, suça konu çeklerin sanık tarafından aynı anda mı, yoksa değişik zamanlarda mı verildiğinin araştırılıp, sonucuna göre çeklerin aynı anda verildiğinin tespiti halinde tek bir resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması gerektiği ve birden çok sahte belgenin düzenlenmesi/kullanılması olgusunun 5237 sayılı TCK'nun 61. maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesi sırasında nazara alınabileceği gözetilmeden, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.