Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2598 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16245 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 4 - 2010/202576MAHKEMESİ : Mersin 4. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 24/12/2009NUMARASI : 2009/609 (E) ve 2009/1078 (K)SUÇ : Mühür bozmaYapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:1- UYAP kayıtları üzerinde yapılan kontrolde; sanık hakkında, mühür bozma suçundan açılmış başkaca kamu davalarının bulunduğu görülmekle, mükerrer yargılanmanın önlenmesi veya zincirleme suç koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi bakımından, sanık hakkında mühür bozma suçundan açılmış başkaca kamu davası bulunup bulunmadığı Cumhuriyet Başsavcılığından sorularak, aynı yerle ilgili olarak açılmış başkaca kamu davası bulunduğunun belirlenmesi durumunda, suç ve iddianame tarihlerine ilişkin belgelerin onaylı birer suretlerinin bu dosya içine konması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,2- 5271 sayılı CMK’nun 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için, aynı maddenin 6. fıkrasında zararın ödenmesi koşulu öngörülmüş ise de, bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliği veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada maddi bir zararın bulunması zorunlu olup, mühür bozma suçunun kamu güvenine karşı suçlar arasında yer alıp, kamu idaresinin mühür koymaya yönelik iradesine karşı işlenmesi nedeniyle, mühür bozma eyleminin meydana getirdiği bir zarardan söz edilemeyeceği, mühür bozma eylemi sonucu kullanılan elektriğe ilişkin borcun ise, eylemden kaynaklanmış bir zarar olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek, dosya içinde bulunan adli sicil kaydına göre sabıkasız olan sanığın, kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, aynı Yasanın 231/6. madde ve fıkrasında gösterilen objektif ve sübjektif koşullar değerlendirilmeksizin, yazılı gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.