Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 256 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20446 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : Mahkumiyet Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Suç tarihinin suça konu senedin icra takibine konulduğu tarih olduğu, ancak senedin hangi tarihte icraya konulduğunun dosya kapsamından anlaşılamaması ve suçun 01.06.2005 tarihinden önce işlendiğinin belirlenmesi durumunda temel cezanın alt sınırdan tayini halinde, 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinde düzenlenen ve hapis cezasına mahkumiyetinin kanuni sonucu olarak uygulanan güvenlik tedbirlerinin 765 sayılı Kanunda bulunmaması nedeniyle 5237 sayılı Kanunun sanık aleyhine sonuç doğuracağı cihetle, suça konu senedin takibe konulduğu icra dosyası celbedilip incelenerek suç tarihinin kesin olarak tespit edilmesinden sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; 2- Sanığın aşamalardaki tüm beyanlarında ticari ilişki içinde bulunduğu müştekiden 2700 TL alacaklı olduğu için suça konu senedin düzenlendiğini savunması ve yargılama aşamasında dinlenen tanıkların da sanığın beyanını doğrulamaları karşısında, eyleminin 5237 sayılı TCK'nun 211. maddesinde öngörülen "bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın ispatı veya gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla resmi belgede sahtecilik" suçunu oluşturup oluşturmayacağının karar yerinde tartışılmaması, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.