Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25475 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10553 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇ : Açığa imzanın kötüye kullanılmasıHÜKÜM : Beraat Katılanın, sanıklardan ... adına bankadan çektiği kredinin teminatı olarak açığa imzalayarak sanığa verdiği iki adet boş senedin, katılan tarafından bankadan çekilen kredi borcu ödenip bitirildiği halde katılan'a iade edilmeyerek, doldurulup diğer sanık ...'a ciro edildiği ve sanık ... tarafından da senetlerin icraya konulduğu iddiasıyla açılan kamu davasında; suçun ve iştirak ilişkisinin sübutu halinde, ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 01.05.2001 gün ve 2001/6-70-2001/77 sayılı kararında belirtildiği üzere imza sahibinin tevdi ettiği kişinin kağıdın zilyetliğinden vazgeçerek bunu yazdırması halinde kağıdın yeni zilyedi olan ... açısından “esasen kendisine tevdi ve teslim olunmayan kağıdı bertakrip (hukuka aykırı) ele geçirme” keyfiyetinin gerçekleşmiş olacağı, açığa imza atandan aldığı kağıdı faile veren sanık ...'nin eyleminin de “bertakrip ele geçiren failin” fiiline iştirak niteliği kazanacağı ve yüklenen eylemlerin 5237 sayılı TCK'nun 209/2. maddesi yollamasıyla aynı Yasanın 204/1. maddesindeki “resmi belgede sahtecilik” suçunu oluşturacağı,5237 sayılı TCK.nun 209/1. maddesinde düzenlenen suç için aranan “yazılı delille ispat” kuralının aksine “hukuka aykırı ele geçirme veya elde bulundurma” olgusunun ispatının, tanık dahil her türlü delille mümkün olacağı gözetilerek, delillerin değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, suç vasfında yanılgıya düşülerek uygulanma olanağı bulunmayan yazılı belge ile ispat zorunluluğundan bahisle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.