MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, iftiraHÜKÜM : MahkumiyetYapılan duruşmaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine ancak:1-Sanığın incelemeye konu ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2011/136 Esas, 2011/88 Karar sayılı dosyası ile Dairemizin 2013/8085 Esas sayılı dosyası ile incelenen ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2011/115 Esas, 2011/64 Karar sayılı dosyalarına konu eylemlerinde; üstü ve aracında yapılan arama sonucunda Uyap kayıtlarına göre 3 ayrı gerçek kişi adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanının ele geçmesi eylemleri nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçundan her iki dosyada toplam 3 kez cezalandırılmasına karar verildiği, somut olaylarda; aynı aramada Himmet Bayır adına düzenlenmiş sahte sürücü belgesi ile Ertuğ Ali Ulutunçok adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanının ele geçmesi de dikkate alınarak, bu iki belge ile ilgili soruşturmaların akıbetleri de araştırılıp temyize konu dava dosyaları ile birleştirilmesi ve anılan dosyaların getirtilip birleştirilmesi ve ayrıntıları Dairemizin 2013/2234 E, 2015/824 K sayılı ilamında açıklandığı üzere suça konu nüfus cüzdanlarının farklı tarihlerde düzenlenip düzenlenmediklerinin açıklığa kavuşturulması, düzenlenmiş ise eylemlerin bir suç işleme kararının icrası kapsamında işlenip işlenmediği değerlendirilip, sahtecilik suçlarında suçun mağdurunun genel anlamda kamu güveni olup suçun işlenmesiyle suçtan zarar gören gerçek kişilerin sayısının fazla olmasının zincirleme suç hükümlerinin uygulanması koşullarını etkilemeyeceği cihetle, bu husus kararda açıklanıp tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde ayrı ayrı resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması, 2-TCK'nun 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması, TCK'nun 267/1. maddesinde tanımlanan “iftira” suçunun oluşması için ise, yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunmak suretiyle işlemediğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesi gerekir.Somut olayda; gerçek kimlik bilgileri daha önce tespit edilmiş olan sanığın işlediği hırsızlık suçu nedeniyle yakalandığı sırada kimliği sorulduğunda sahte nüfus cüzdanı sunup kendisini ... olarak tanıtması şeklindeki eylemde; gerçek kimlik bilgileri bilinen sanığın, hakkında soruşturma veya kovuşturma başlatılmasını engellemesinin mümkün bulunmadığından atılı suçun unsurlarının oluşmayacağı gözetilerek beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.