MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : Mahkumiyet Sanığın birden çok gerçek kişi adına düzenlediği iddia edilen sahte pasaportların aynı anda ele geçmesinden ibaret olayda, sanığın eyleminin TCK'nun 43/2. maddesi gereğince zincirleme tek suç oluşturduğu anlaşıldığından tebliğnamedeki, herbir pasaportun ayrı suç teşkil edeceği yönündeki eleştiriye iştirak edilmemiştir. 1. Pakistan uyruklu kişiler adına sahte pasaport düzenlediği iddia olunan sanığın, suçlamaları kabul etmemesi, soruşturma aşamasında dinlenilen tanıkların sahteciliğin kim tarafından gerçekleştirildiği yönünde bir beyanlarının bulunmaması, Pakistan uyruklu diğer şüpheliler hakkındaki soruşturma evrakının tefrik edilmiş olması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenebilmesi için, tefrik edilen evrakın akıbeti araştırılarak, dava açılmış ve derdest olması halinde birleştirilmesi, aksi takdirde bu davayı ilgilendiren kısımlarının onaylı örneklerinin alınması ile, soruşturma aşamasında dinlenilen ... ve ...'ın sahtecilik suçu ile ilgili olarak dinlenmesinden sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,2. Kabule göre de;5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.