MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : Mahkumiyet Sanığın akrabası olan şikayetçinin kimlik bilgilerini ele geçirip 27.01.2004 tarihinde nüfus cüzdanı talep belgesiyle nüfus müdürlüğünden nüfus cüzdanı aldığının iddia ve kabul edildiği olayda; şikayetçinin nüfus müdürlüğüne müracaatı ile olayın ortaya çıktığı, dosya kapsamından nüfus cüzdanının aslının ele geçmediği ve sanık tarafından kullanıldığı tespit edilemediğinden suç tarihi 27.01.2004 olup 765 sayılı TCK'nun 350/1-3. maddesi kapsamında kaldığı anlaşılmakla yapılan incelemede;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanığa yüklenen "nüfus cüzdanında sahtecilik" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği 27.01.2004 tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı Kanun'un 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 24.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.