Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23924 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12353 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Özel belgede sahtecilikHÜKÜM : MahkumiyetSanığın vaki duruşmalı inceleme isteminin, hükmolunan cezanın süresine göre koşulları bulunmadığından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 318. maddesi gereğince REDDİNE karar verilerek yapılan incelemede; 1. Katılanın kimlik bilgileri kullanılıp imzası taklit edilmek suretiyle sahte cep telefonu hattı abonelik sözleşmesi düzenlediği iddia ve kabul olunan sanığın, suçlamaları kabul etmemesi, alınan ekspertiz raporlarında, katılanın yazı, sanık ile hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen ...'ün imza incelemesinin yaptırılmamış, HTS rapoları ile suça konu hat ile en çok görüşen kişiler tespit edilmiş olmasına rağmen bu kişilerin dinlenmemiş olması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi için, suça konu hatla en çok görüşen kişiler dinlenilenilerek fiilen kullanan kişi belirlenip hattın ne şekilde alındığı belirlendikten; katılanın yazı, sanık ile hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen ...'ün imza incelemesi yaptırılıp, sözleşme düzenlenirken sahte nüfus cüzdanı ibraz edilip edilmediği de araştırıldıktan sonra, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2. Suçun sübutu halinde; hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilerek, sanığa önödeme önerisinde bulunulması suretiyle hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.