MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafi ve katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sahte kira sözleşmesi düzenleyip kullandığı iddiasıyla özel belgede sahtecilik suçundan cezalandırılması talebiyle hakkında dava açılan sanığın savunmasında, dava konusu kira sözleşmesinde belirtilen taşınmazın aslında kendisine ait olup aralarındaki anlaşma nedeniyle tapu kayıtlarında katılan adına tescil edildiğini, sözkonusu taşınmazı kendisinin kullandığını, katılanın da rızasının bulunduğunu söylemesi; 14.07.2010 tarihli celsede katılanın beyanında; sahte kira sözleşmesine konu taşınmazı sanığın kullanmasına bir dönem rızası bulunduğunu söylemesi, taraflar arasında... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/97 Esas sayılı dosyasında görülmekte olan, sözkonusu taşınmaza ilişkin tapu iptal ve tescil davası bulunduğunun iddia edilmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi amacıyla anılan dava dosyasının araştırılarak getirtilip incelenmesi, varsa bu davayı ilgilendiren delillerin dosya arasına alınması, toplanan delillerin sonucuna göre sanığın suç kastı bulunup bulunmadığ??nın, varsa eyleminin 5237 sayılı TCK.nun 211. maddesinde öngörülen "bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın ispatı veya gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla özel belgede sahtecilik" suçunu oluşturup oluşturmayacağının karar yerinde tartışılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.