Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 21835 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1783 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Özel belgede sahtecilikHÜKÜM : Sanık ...; mahkumiyet Sanık ...; mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması1-Sanık ... hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar, 5271 sayılı CMK'nun 231/12. maddesi gereğince itiraz yasa yoluna tabi olup temyiz edilebilecek hükümlerden olmadığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,2-Sanık ... hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince:Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;I. Hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,II. Kabule göre de;1-Sanığın değişik zamanlarda birden fazla belge (GSM abonelik sözleşmesi ile bu sözleşmenin iptaline ilişkin sözleşme) düzenlemek suretiyle sahtecilik suçunu işlediğinin anlaşılmasına rağmen hakkında TCK'nun 43/1. maddesi uygulanmaması,2-Sanık hakkında kurulan hükmün gerekçe kısmında hükmün açıklamasının geri bırakılmasına karar verilip, kısa kararda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin karar verilerek çelişki yaratılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.