Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21125 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1339 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılığa teşebbüsHÜKÜM : TCK'nun 157/1, 35, 52/2, 53/1,2,3. maddeleri uyarınca 3 ay hapis, 20 TL adli para cezası, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma TCK'nun 204/1, 53/1,2,3, 54. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis cezası, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma, müsadere I- Sanık müdafiinin “resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde:Yapılan duruşmaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; ancak; 1-TCK'nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki "velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun" sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Adli emanette kayıtlı sanıktan ele geçirilen laptop bilgisayar ve kablosunun resmi belgede sahtecilik suçunun işlenmesine tahsis edildiğine dair bir delilin bulunmaması karşısında sanığa iadesi yerine TCK'nun 54. maddesi uyarınca müsaderelerine karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Yasa'nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasındaki TCK'nun 53 ve 54. maddelerinin tatbikine ilişkin kısımlar hükümden çıkartılarak yerine "TCK'nun 53. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın (c) bendinde yeralan kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilmeye, maddede yazılı diğer haklardan ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına," ve “Adli Emanetin 2009/943 sırasında kayıtlılaptop bilgisayar ve kablosunun sanığa iadesine ”ibareleri eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II- Sanık müdafiinin “dolandırıcılığa teşebbüs” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise :Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:1-Sanığın, müşteki ... adına düzenlediği sahte nüfus cüzdanını kullanarak, müşteki ...'nın yetkilisi olduğu Avea Kurumsal Hat Merkezine müracaat edip müşteki ...'ın sahibi olduğu ... Gıda isimli şirket adına 0543 902 39 29 ve 0543 902 39 36 nolu hatların alınmasına ilişkin abonelik sözleşmelerini düzenlediğinin iddia ve kabul olunması, yapılan sahteciliğin GSM hatları henüz kullanıma açılmadan anlaşılmış olması karşısında; sanığın sübut bulan eyleminin suç tarihinden önce 10.11.2008 gün ve 27050 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" hükmü karşısında; sanığın eyleminin, özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturduğu gözetilmeden “dolandırıcılığa teşebbüs etmek” suçundan hüküm kurulması, 2-Kabule göre de, TCK'nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki "velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun" sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, alt soyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.