MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılıkHÜKÜM : Asıl Karar: Sanığın her iki suçtan mahkumiyetine Ek Karar: Eski hale getirme talebi5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 311. maddesi gereğince, eski hale getirme talebiyle birlikte temyiz isteminde de bulunulması halinde, inceleme mercii Yargıtay’ın ilgili dairesi olduğundan, hukuki dayanaktan yoksun olarak verilen 22.02.2011 günlü eski hale getirme talebinin kabulüne ilişkin ek karar kaldırılarak ve sanığın 01.12.2010 tarihli temyizinin öğrenme tarihine göre süresinde olduğu kabul edilerek;1-) Sanığın, “resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyizi üzerine yapılan incelemede;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 2-) Sanığın, “dolandırıcılık” suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyizine gelince;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçunun yasada gerektiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği 03.03.2005 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında “dolandırıcılık” suçundan açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.