MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık HÜKÜM : 1- Resmi belgede sahtecilik suçundan sanıkların; 765 sayılı TCK'nun 342/1 ve 59. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmaları 2- Dolandırıcılık suçundan sanık ...'nın; 5237 sayılı TCK'nun 157 ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis ve 2.660,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına Sanık ...'nın yokluğunda, sanık müdafii olarak atanan Av. ...'nun yüzüne karşı verilen 05.04.2006 gün ve 2003/410 Esas, 2004/404 Karar sayılı hüküm, adı geçen müdafii tarafından temyiz edilmemiş ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 18.03.2008 gün ve 7/56 sayılı kararında açıklandığı üzere, kendisine zorunlu müdafii atandığından haberdar olmayan ve atanan müdafii ile hiç yüz yüze gelmeyen sanığa yokluğunda verilen mahkumiyet hükmü tebliğ edilmediğinden sanık yönünden kesinleşmeyeceği, sanığın temyizinin öğrenme tarihine göre süresinde olduğunun kabulüyle yapılan incelemede gereği görüşüldü; I- Müdafiinin sanık ... hakkında İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.10.2011 gün ve 2010/486 Esas, 2011/297 sayılı kararı ile “resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri uyarınca mahkemece 765 ve 5237 sayılı Yasa hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların denetime imkan verecek şekilde gösterilip birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasa belirlenerek sonucuna göre karar verilmiş, hükmün açıklanmasının geri bırakılmama nedenleri gösterilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, II- Sanık ... hakkında İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.04.2006 gün ve 2003/410 esas, 2004/404 sayılı kararı ile “dolandırıcılık” suçundan verilen mahkümiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık'' suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte olan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, III- Sanık ... hakkında İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 05.04.2006 gün ve 2003/410 Esas, 2004/404 sayılı kararı ile “resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen mahkümiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde;Hükümden sonra, 08.02.2008 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesiyle değişik CMK'nun 231 ve TCK'nun 7/2. maddeleri gereğince, “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının” takdir ve değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 26.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.