Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20001 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 14612 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mühür bozma HÜKÜM : 5237 sayılı TCK'nun 203/1, 51/1. maddeleri gereğince 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve erteleme Sanığın 17.10.2008 tarihinde borç nedeniyle mühürlenen elektrik sayacındaki mühürleri 24.02.2009, 06.08.2009, 05.10.2009 tarihlerinde bozduğu iddiasıyla açılan kamu davasında; hükmün gerekçesinde eylemin TCK'nun 203/1 ve 43. maddeleri uyarınca zincirleme şekilde mühür bozma suçunu oluşturduğunun kabul edilmesine karşın hüküm fıkrasında TCK'nun 43. maddesi uygulanmayarak çelişkiye düşüldüğü görülmüşse de; Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığının Dairemize gönderdiği 12.11.2013 tarih ve 29415146-2525 sayılı cevabi yazısından, suça konu mühürleme tutanaklarını düzenleyen Başkent Elektrik Dağıtım A.Ş'nin 28.01.2009 tarihinde hisselerinin özel şirkete devredildiği, 17.10.2008 tarihli ilk mühürleme işleminden sonraki tarihlerde lisans sahibi özel şirket görevlileri tarafından yapılan mühürleme işlemine aykırı davranışta, 5237 sayılı TCK'nun 203. maddesinde düzenlenen "mühür bozma" suçunun unsurları oluşmadığı bu nedenle zincirleme suç hükümlerinin uygulama yeri bulunmadığı anlaşıldığından gerekçedeki çelişki bozma nedeni yapılmamıştır.1- Davanın dayanağı olan 17.10.2008 tarihli mühürleme ve 24.04.2009 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağının aslı veya onaylı sureti dosya içine getirtilmeden, eksik ve bilgisayar çıktısı şeklindeki belgelere dayanılarak hüküm kurulması,2- Yeniden suç işlemeyeceği düşünülerek hakkında kurulan mahkumiyet hükmü 5237 sayılı TCK’nun 51. maddesi uyarınca ertelenen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel sabıkası bulunmayan sanık hakkında, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nun 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan zarar kavramının, kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken, bir unsur olduğu, somut olayda mührün bozulması ile oluşmuş somut bir zararın belirlenmediği, sanığın ödenmemiş elektrik borcunun bulunmasının, sübutu kabul edilen mühür bozma suçunun işlenmesi sonucu oluşan zarar sayılmayacağı gözetilmeden, yasal olmayan gerekçe ile sanık hakkında CMK'nun 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 25.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.