Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19937 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17304 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : BeraatDosyanın incelenmesinde; aynı mahkemenin birleşen 2006/472 Esas sayılı dosyasında 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'resmi belgede sahtecilik' suçlarından yargılanan 20 sanık yönünden, 07.03.2007 günlü oturumda ... vekilinin katılma talebinin kabulüne karar verilmesi dışında, dosya kapsamında şikayetçiler ... ve ... lehine herhangi bir katılma kararı verilmediği görülmekle, sanıklara yüklenen 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'resmi belgede sahtecilik' Suçlarından doğrudan doğruya zarar gören ve vekilleri aracılığı ile davayı takip eden şikayetçiler Atatürk Üniversitesi Rektörlüğü ve Hâzinenin, hükmü temyiz etmeleri hususu da dikkate alındığında, davayı takip ederek katılma arzusunda oldukları değerlendirilmekle, katılan sıfatını alabilecek suretle suçtan zarar görmüş olan şikayetçi kurumların CMK'nun 237/2. maddesi uyarınca tüm sanıklar yönünden katılan olarak davaya kabullerine karar verilerek yapılan incelemede;1-Müşteki ... vekilinin, sanıklar hakkında 'resmi belgede sahtecilik' ve 'nitelikli dolandırıcılık' suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde;Müşteki Orman İşletme Müdürlüğünün, sanıklara yüklenen 'resmi belgede sahtecilik' ve 'nitelikli dolandırıcılık' suçlarından doğrudan doğruya zarar görmediği cihetle, kamu davasına katılma ve hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığından, müşteki kurum adına vekilinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,2-Katılanlar ... ve ... vekillerinin tüm sanıklar hakkında "nitelikli dolandırıcılık” ve sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında "resmi belgede sahtecilik” sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafıinin, sanıklar haklarında “nitelikli dolandırıcılık” ve sanıklardan ..., ..., ... ve ... hakkında “resmi belgede sahtecilik” sanık ... müdafıinin ise sanık hakkında "nitelikli dolandırıcılık" suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelen vekalet ücreti ile sınırlı temyiz itirazlarının incelenmesinde;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklar ..., ..., ... ve ...'e yüklenen "nitelikli dolandırıcılık" suçu yönünden; suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği; sanık ... yönünden 18.09.2002, sanık ... yönünden 25.09.2002, sanık ... yönünden 07.10.2002 ve sanık ... yönünden 26.09.2002 tarihlerinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden kamu davasının düşürülmesi yerine sanıkların beraatlerine karar verilmesi yasaya aykırı, sanıklar ..., ..., ... ve ... dışında kalan tüm sanıklara yüklenen ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçu yönünden; suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihlerinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...'e yüklenen 'resmi belgede sahtecilik' suçu yönünden ise; 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren ve sanıklar lehine olan 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddesinde öngörülen cezasının miktarı ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, sanık ... yönünden 05.11.2002, sanık ... yönünden 07.11.2002, sanık ... yönünden 18.09.2002, sanık ... yönünden 11.11.2002, sanık ... yönünden 25.09.2002, sanık ... yönünden 08.11.2002, sanık ... yönünden 07.10.2002 ve sanık ... yönünden 26.09.2002 olan suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılanlar ... ve ... vekilleri ile sanıklar ..., ... ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak tüm sanıklar hakkında 'nitelikli dolandırıcılık' suçundan açılan kamu davalarının 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında 'resmi belgede sahtecilik' suçundan açılan kamu davasının ise 5237 sayılı TCK’nun 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,3-Katılanlar ... ve ... vekillerinin, sanıklar , ..., ... ve ... haklarında resmi belgede sahtecilik, sanıklar ..., ..., ... ve ... müdafilerinin ise bu sanıklar hakkında “'resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelen vekalet ücreti ile sınırlı temyiz itirazlarına gelince;Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığının 04.12.2006 tarih ve 2006/1934 Esas sayılı iddianamesi ile haklarında dava açılan 20 sanıktan, 'resmi belgede sahtecilik' suçundan dava zamanaşımı gerçekleşen ve yukarıdaki bentte isimleri yazılı 8 sanık dışında kalan sanıklar hakkında temyiz inceleme tarihi itibariyle dava zamanaşımının gerçekleşmediği ve Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığının 01.05.2008 tarih, 2008/5515 Esas ve 28.05.2009 tarih, 2008/5765 Esas sayılı iddianameleri ile haklarında dava açılan sanıklarla ilgili suç tarihlerinin kesin olarak tespitine ve dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda denetime olanak verecek suça konu belge suretlerinin dosya içinde bulunmadığı görülmekle, öncelikle bu eksikliğin giderilip her bir sanık yönünden suç tarihleri ayrı ayrı belirlenerek, sanıklara ait sağlık karnelerinde ve sevk kağıtlarında sahtecilik yapmak ve bu suretle kamu kurumunu dolandırmakla suçlanan ve ayırma kararı ile ayrı bir esasa kaydedilen eczacı ..., eczane çalışanı ... ile Atatürk Üniversitesi Aziziye Araştırma Hastanesinde tasdik memuru olan ... ve Orman Bölge Müdürlüğünde memur olarak görev yapan ... hakkında yapılan yargılama sonunda aynı mahkemenin 01.07.2009 gün ve 2003/79 Esas, 2009/314 sayılı kararıyla, sanıklar ... hakkında mahkumiyet hükmü kurulduğu, Dairemizin 03.10.2013 gün ve 2012/19892 Esas, 2013/14339 sayılı kararıyla, sanıklar hakkında "resmi belgede sahtecilik" suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verildiği, temyize konu davanın sanıkları yönünden ise, bu şahısların eylemlerine, sevk kağıdı ve sağlık karnelerini vererek, onların içerik itibariyle sahte reçeteler tanzim edip kamu kurumlarından menfaat temin etmelerine olanak sağlamak suretiyle iştirak ettiklerinin iddia olunduğu anlaşılmakla, her ne kadar sanıklar, reçete ya da sağlık karnelerini hiçbir eczaneye bırakmadıklarını ve usulsüz hiçbir işlem yapmadıklarını savunmuşlar ve haklarında mahkumiyet hükümleri kurulan diğer sanıkların eylemlerine bilerek katıldıklarına ilişkin mahkumiyetlerine yeterli, her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil olmadığı gerekçesiyle beraat hükmü kurulmuş ise de, suça konu sevk kağıdı ve sağlık karnelerinin, haklarında mahkumiyet hükmü kurulan diğer sanıkların eline nasıl geçtiği hususunun yeterince aydınlatılamadığı, sanıkların bilgisi dışında ve rızaları hilafına sevk kağıtlarının ve sağlık karnelerinin kullanıldığının belirlenmesi durumunda suç kastından bahsedilemeyeceği, ancak suçta kullanılacağını bilerek sevk kağıdını ve sağlık karnelerini verdiklerinin belirlenmesi halinde diğer sanıkların sahtecilik eylemlerine iştirak iradelerinin bulunduğunun da kabulü gerekeceği cihetle, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi bakımından, sanıklara ait sağlık karnesi ve sevk kağıtlarının bahsi geçen diğer sanıkların eline nasıl geçtiği, ne kadar süreyle eczanede kaldığı belirlenerek sonucuna göre sanıkların suç kasıtlarının ve iştirak iradelerinin bulunup bulunmadığı hususunun tartışılması ve hukuki durumlarının buna göre takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm tesisi,Yasaya aykırı, katılanlar ... ve ... vekilleri ile sanıklar ..., ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, yukarıda isimleri yazılı 45 sanık hakkında 'resmi belgede sahtecilik' suçundan kurulan beraat hükümlerinin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.