Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1916 - Karar Yıl 2004 / Esas No : 4437 - Esas Yıl 2003





Dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından sanıklar ............. yapılan yargılamaları sonunda: Sanık ... hakkında karar ittihazına yer olmadığına, sanık Seyit'in beraatına, sanık İdris'in ise TCK'nın 504/7, 522, 59, 40; 647 sayılı Yasanın 6. maddesi ve CMUK'nın 326/son maddeleri gereğince 11 ay 20 gün hapis cezasıyla mahkumiyetine dair (Ordu Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 26.11.2001 gün ve 2001/155 Esas, 2001/301 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık İdris vekili ve katılan Tarım Bakanlığı vekili tarafından İstenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığının red-onama-bozma isteyen 4.11.2002 tarihli tebliğnamesi ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği görüşüldü:1-Sanık ... hakkında görevi kötüye kullanmak suçundan 26.2.2001 tarihinde verilen mahkumiyet kararının şikayetçi vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 6. Ceza dairesinin 21.5.2001 tarihli kararı ile bu sanık yönünden katılma talebi bulunmadığından vaki temyiz taleplerinin reddine karar verildiği ve dolayısıyla bu sanık yönünden hüküm kesinleşmiş olduğundan bozma kararından sonra esasa kayıtla yeniden kurulan hüküm hukuki kıymetten yoksun fazlalık olduğundan katılan vekilince temyiz hakkı vermeyeceğinden temyiz talebinin CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,2-Sanık ...'e yüklenen dolandırıcılık suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sının itibariyle tabi olduğu TCK'nın 102/4 maddesinde öngörülen asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan savunmasının alındığı 5.3.1998 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün CMUK'nın 321. maddesi uyarınca (BOZULMASINA), aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye da yanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle TCK'nın 102/4 maddesi uyarınca(ORTADAN KALDIRILMASINA),3-Sanık ... vekili ile katılan vekilinin bu sanığa ait hükme yönelik temyizlerine gelince;Hakkı olmayan kimseler adına sahte olarak düzenlenen faturaları kullanarak, muhtelif tarihlerde bankanın maddi varlığı olan tediye fişlerine de ilgi-ti şahısların imzalarını önceden attırmak suretiyle Ziraat Bankasından gübre destekleme pirimi alan sanığın TCK'nın 504/3-7 son, 80. maddelerinden mahkumiyeti yerine yazılı şekilde eksik ceza tayini isabetsizliği aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı arttırıcı ve azaltıcı sebeplerin nitelik ve dereceleri takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık vekilinin soruşturmanın eksik yapıldığına ve suçun unsurları itibariyle oluşmadığına ilişen, katılanın vekilinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle adı geçen sanığa ait hükmün istem gibi (ONANMASINA), 16.3.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.