MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : MahkumiyetSanığın, çalıntı araçla üzerinde ... sayılı sahte plaka takılı ve bu plakaya göre tanzim edilmiş motorlu araç trafik, tescil belgesi düzenlenmiş şekilde yakalanması sebebiyle üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; aşamalarda suça konu kamyoneti oto pazarından ... isimli şahıstan 7.000 TL'sini peşin 6.000 TL'sini ise senede bağlayarak aldığını, senedin günü geldiğinde aracı satan şahsın gelip geri kalan parayı kendisinden alacağını söylediğini, ancak vadesi gelmesine rağmen kalan parayı almaya gelen olmadığını, aracı alırken yazılı bir sözleşme yapmadığını, ... olarak aracı satan şahsın telefon numarasını almadığını, bu şahsın açık kimlik bilgilerini bilmediğini, dosya içerisinde bulunan üst kısmında ...'ye ait kimlik fotokopisi, alt kısmında ise satış sözleşmesi olan belgenin kendisi ile alakalı olmadığını, bu belgenin ruhsatın içerisinden çıktığını savunması, yapılan soruşturma sonucunda ... plakalı gerçek aracın ... adına kayıtlı ve çalıntı araçla aynı marka kamyonet olması, ...'nin de alınan ifadesinde; kendisinde bulunan aracı 2003 yılında satın aldığını, halen de bu aracı kullanmakta olduğunu, ... isminde birisini tanımadığını, aracını satmadığını, sahte belge düzenlemediğini, gösterilen nüfus cüzdanı fotokopisinin kendisine ait olmadığını beyan etmesi karşısında; mahkemenin suçun sübut bulduğuna ilişkin kabul ve takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak olunmamıştır.Suç tarihinden önce başka bir kasıtlı suçtan ertelemeye de engel hükümlülüğü bulunması nedeniyle CMK'nun 231. maddesinin uygulanma olanağı bulunmayan sanık hakkında yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak: 1- 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesinde, 765 sayılı TCK.nun 80. maddesinden farklı olarak "değişik zamanlarda" denilmesi karşısında; aynı anda gerçekleşen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığından, suça konu araç üzerinde sahte plakalar, motorlu araç trafik belgesi ve tescil belgesinin sanıkta aynı anda ele geçirildiği, farklı zamanlarda düzenlendiklerine dair delilin de bulunmadığı cihetle; olayda 5237 sayılı Yasanın zincirleme suç hükmünün uygulanma olanağının bulunmadığı gözetilmeden, TCK'nun 43. maddesi ile cezada artırım yapılması, 2- Suça konu sahte plakalar ve trafik belgelerinin dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde müsaderesine hükmolunması,Yasaya aykırı görülmekle hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususlarda 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinde verilen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan; hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK'nun 43. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısım çıkartılarak sonuç hapis cezasının 1 yıl 8 aya indirilmesi, müsadereye ilişkin bölümün çıkartılarak yerine “adli emanetin 2009/45 sırasında kayıtlı suça konu plakalar ve trafik belgelerinin dosyada delil olarak saklanmasına” cümlesi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.