Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16778 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25568 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Sahte fatura düzenlemek, Defter ve belgeleri ibaraz etmemekHÜKÜM : 1- ... hakkında; Beraat (Tüm sahte fatura tanzimi suçlarından)2- ... hakkında; A- 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddeleri gereği ortadan kaldırma (2002 ve 2003 yılları sahte fatura tanzimi suçları hakkında) B- 213 sayılı VUK.nun 359/a-2, TCK.nun 62. maddeleri gereği 5 ay hapis cezasına dair.C- 213 sayılı VUK.nun 359/b-1 765 sayılı TCK.nun 80, 59, 5237 sayılı TCK.nun 53/1, 51, 51/3. maddeleri gereği 17 ay 15 gün hapis cezası, güvenlik tedbiri, hapis cezasının ertelenmesi, 1 yıl denetim süresi tayinine dair. 1- Sanık ... hakkında '' 2002 ve 2003 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek '' suçlarından verilen hükümlere yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5349 sayılı Kanun'la değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen "2002 ve 2003 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek" suçlarının yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihlerinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihlerinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmakla, sanık hakkındaki kamu davasının CMK'nun 223/8. maddesi uyarınca düşürülmesi yerine ortadan kaldırılmasına karar verilmesi, yasaya aykırı ise de; yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkında anılan suçlardan kurulan hükümden "765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddeleri gereğince ortadan kaldırılmasına" bölümünün çıkartılarak yerine "765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca düşürülmesine" denilmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2- Sanık ... hakkında ''2002, 2003 ve 2004 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek'', sanık ... hakkında ise ''2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek'' suçlarından verilen hükümlere yönelik sanık ... müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen ''2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek'' suçunun yasada gerektirdiği cezalarının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihlerinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleşmesi bozmayı gerektirmiş, yine sanık ...'e yüklenen '' 2002 ve 2003 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarının yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihlerinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4. ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihlerinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanık ... müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE, 3-Sanık ... hakkında ''defter ve belgeleri ibraz etmemek'' suçundan verilen hükme yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarına gelince; 213 sayılı Yasanın 139/2. maddesinde incelemenin dairede yapılmasına imkan veren istisnalardan birinin varlığı önceden belirlenmeden, faaliyetini sürdürdüğü anlaşılan şirket yetkilisi olan sanığa defter ve belgelerin ibrazı için 05.03.2007 tarihinde işyeri adresinde yapılan tebligatın hukuki geçerliliği bulunmadığı ve atılı suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmolunması, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca kısmen istem gibi BOZULMASINA,16.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.