Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16539 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 29001 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2010/187077MAHKEMESİ : Düzce Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 30/12/2009NUMARASI : 2008/227 (E) ve 2009/431 (K)SUÇ : Resmi belgede sahtecilik1) Sanığın, yargılama aşamasındaki savunmasında, suça konu DGD müracaat dilekçesindeki imzanın kendisine ait olmadığını, olayla ilgili olarak soruşturma aşamasında jandarma karakolunda ifade vermediğini, 26.10.2007 günlü karakol ifade tutanağı altındaki imzanın kendisine ait olduğunu ancak bu imzayı çalışmakta olduğu işyerine gelen jandarma görevlilerinin, bir başka işlem nedeniyle imzasının gerektiğini söylemeleri üzerine attığını, babası ile K. Köyü Muhtarı Ç.. P..'ın muhtarlık seçimlerinde rakip olmaları nedeniyle muhtar ile aralarında husumet bulunduğunu beyan etmesi, yargılamaya konu olayın K. Köyü Muhtarı Ç.. P..'ın İl Tarım Müdürlüğüne yaptığı ihbarla ortaya çıkarıldığının anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti bakımından, DGD müracaat dilekçesi ile suça konu arazi kiralama sözleşmeleri ve C Formlarındaki (arazi bilgileri formu) yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması, sanığın savunması kapsamında 26.10.2007 günlü karakol ifadesini alan jandarma personelinin celbi ile olayla ilgili ayrıntılı ifadelerinin alınarak sözkonusu ifade işleminin sıhhatinin araştırılması, K. Köyü Muhtarı Ç.. P..'ın tanık sıfatıyla dinlenilerek sanığın sahtecilik eylemlerini kimden ne zaman ve ne şekilde öğrendiğinin ayrıntılı olarak sorulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,2) Kabule göre de; suça konu belgelerin (arazi kiralama sözleşmeleri ve C Formlarının) 19.07.2005 günlü DGD müracaat dilekçesi ekinde aynı anda İl Tarım Müdürlüğüne ibraz edilerek kullanıldığı, 5237 sayılı TCK'nun 43. maddesinde 765 sayılı TCK'nun 80. maddesinden farklı olarak "değişik zamanlarda" denilmesi karşısında aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilmeden suçun zincirlemeli olarak işlendiğinin kabulü ile yazılı şekilde sanık hakkında fazla cezaya hükmolunması;Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 15.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.