Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16360 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28141 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : 1 - Sanık ... hakkında her iki suçtan ayrı ayrı beraatine, 2 - Sanık ... hakkında; a - Resmi belgede sahtecilik suçundan 5237 sayılı TCK'nun 204/1, 62/1, 53. maddeleri gereği 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, b - Dolandırıcılık suçundan 5237 sayılı TCK'nun 158/1-f, 62/1, 50/1-a, 52/2. maddeleri gereği 2 yıl 6 ay hapis ve 16.660,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dairCumhuriyet savcısının 12.10.2011 tarihli temyiz dilekçesi üzerinde hakim havalesi bulunmamakta ise de,yapılan UYAP sorgulamasında temyiz dilekçesinin süresinde olduğu ve Cumhuriyet savcısının sanık ... ve ... hakkındaki hükümleri temyiz ettiği anlaşılmakla, yapılan incelemede gereği görüşüldü:I- Sanık ... müdafii ve Cumhuriyet savcısının "nitelikli dolandırıcılık" suçundan sanığın mahkumiyetine, Cumhuriyet savcısının sanık ...'nın “nitelikli dolandırıcılık” suçundan beraatine dair kararlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen “nitelikli dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst s??nırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği 30.05.2005 tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanık ... müdafii ile Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanıklar hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,II- Sanık ... müdafii ve Cumhuriyet savcısının "resmi belgede sahtecilik" suçundan sanığın mahkumiyetine, Cumhuriyet savcısının sanık ...'nın “resmi belgede sahtecilik” suçundan beraatine dair kararlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise ;1-Sanık ...'in, suça konu çekin, müştekiden alacağı borç karşılığı kullanılmak üzere hatır çeki olarak sanık ... tarafından verildiğini savunması,çek hesabı sahibi beraat eden temyize gelmeyen sanık ...'nin ise çek karnesini sanık ...'ın evinde unuttuğunu, daha sonra çek karnesini sanık ...'ın annesinden teslim aldığını ancak bir adet çek yaprağının eksik olduğunu beyan etmesi, tanık ...'ın 24.03.2010 tarihli dilekçesinde sanık ...'ın kendisine ait ilaç dükkanına elinde bir tomar çek yaprağı ile geldiğini, çekleri bozdurmak isteğini söylediğini beyan etmesi, aynı mahkemenin 16.09.2010 tarih ve 2008/156 Esas sayılı dosyası ile sanık ...'ın ...'ye ait çek karnesi içindeki başka seri nolu çeki sahte düzenlemekten dolayı mahkumiyetine karar verildiği ve kararın onanarak kesinleştiğinin anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; mahkemenin sanık ... hakkındaki 2008/156 Esas sayılı dosyası getirtilip incelenerek ayrıntılı özetinin tutanağa geçirilmesi, bu davayı ilgilendiren delillerin intikalinin sağlanması, sanık ...'nın annesi ... ile tanık ...'ın ayrıntılı beyanlarının alınması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini yerine yazılı şekilde eksik inceleme sonucu karar verilmesi,Kabul ve uygulamaya göre de;2- 5252 sayılı Türk Ceza Kanunun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9/3. maddesi uyarınca suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı Yasa ile sonradan yürürlüğe giren 5237 sayılı Yasanın ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle lehe Yasanın belirlenmesi gerektiği ve temel cezanın alt sınırdan tayini durumunda 765 sayılı TCK'nun 342/1 ve 5237 sayılı TCK'nun 204/1. maddeleri uyarınca hükmolunacak cezalar eşit ise de 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinde düzenlenen ve kararda gösterilmemiş olsa bile hapis cezasına mahkumiyetinin kanuni sonucu olarak uygulanan hak yoksunluğuna ilişkin güvenlik tedbirlerinin 765 sayılı Kanunda bulunmaması nedeniyle 5237 sayılı TCK'nun aleyhe olduğu gözetilmeden ve bu konuda uygulamalı karşılaştırma yapılmadan , sanık ... hakkında 5237 sayılı Yasa uyarınca yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı,3-Katılan ...'ın hükümden sonra verdiği 22.11.2011 havale tarihli dilekçesi ile sanık ... hakkındaki şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle 5271 sayılı CMK'nun 243/1. maddesi uyarınca katılmanın hükümsüz kalması ve katılan lehine vekalet ücretine hükmedilemeyecek olması,Bozmayı gerektirmiş; sanık ... müdafii ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.