Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 161 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8371 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 11 - 2015/307752MAHKEMESİ : Elazığ 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/12/2010NUMARASI : 2010/47 (E) ve 2010/326 (K)Suç : Resmi belgede sahtecilik, irtikap, dolandırıcılık, güveni kötüye kullanmaI – Sanık hakkında katılan Z... , mağdurlar F.., F.. ve E..’e yönelik resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Suç tarihinde Karakoçan Mal Müdürlüğünde milli emlak memuru olarak çalışan sanığın, mağdurların mal müdürlüğüne yatırması gereken kira bedellerini alıp karşılığında suça konu sahte makbuzları vermesinden ibaret olayda; üzerinde sahtecilik yapılan belge kendisine karşı kullanılmayan Maliye Bakanlığının suçtan doğrudan doğruya zarar görmemesi nedeniyle davaya katılma hakkının bulunmadığı cihetle, Maliye Bakanlığı adına H.. H.. vekilinin vaki temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,II – Sanık hakkında, Y... K...’ye yönelik resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, hükmün açıklanmasının geri bırakılmama nedenleri gösterilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde, bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, III – Sanık Z.. Ö..’a yönelik irtikap ve dolandırıcılık S.. B..’a yönelik güveni kötüye kullanma eylemleri sebebiyle verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;1- Suç tarihinde Karakoçan Mal Müdürlüğünde milli emlak memuru olarak çalışan sanığın, katılan Z.. Ö..’ın kullandığı arazinin hazineye ait olması sebebiyle, ecrimisil bedeli olarak 405,90 TL yatırmasına rağmen, bir müddet sonra aynı tutarda bir borcunun daha bulunduğunu söyleyerek katılandan 405,90 TL aldığı ve sahte alındı belgesi düzenleyerek katılana verdiği, yine bir müddet sonra katılanla görüşüp bu araziyi satın almak istediği takdirde 4.000 TL parayı yatırması gerektiğini, makbuzu da sonradan vereceğini söyleyerek kendisinden bu tutarda parayı aldığının iddia ve kabul edilmesi karşısında; sanığın eyleminin bir bütün halinde görevinin sağladığı güvenin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirdiği hileli davranışlara bağlı olarak zincirleme şekilde ikna suretiyle irtikap suçunu oluşturduğu gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde irtikap ve dolandırıcılık suçlarından mahkumiyet kararı verilmesi,2- Sanığın, Karakoçan Devlet Hastanesi kantinini işletmekte olan katılan M.. B..'ın işyerine gelerek, kantinin kira borcunun bulunduğunu, kirayı kendisinin yatırabileceğini söyleyerek kendisinden 1000 TL aldığının iddia ve kabul edilmesi karşısında, sanığın, hileli hareketlerle katılanı aldatarak menfaat temin ettiği ve eyleminin 5237 sayılı TCK'nun 157/1. maddesinde belirtilen dolandırıcılık suçunu oluşturduğunun gözetilmeden suç vasfında hataya düşülerek güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,Kabule göre;a- Sanığın, katılan Z.. Ö..'la görüşüp araziyi satın almak istediği takdirde 4000 TL parayı yatırması gerektiğini söyleyerek kendisinden bu tutarda para alması eyleminin, kamu kurum ve kuruluşlarının maddi varlığının kullanılmaması sadece kurumda çalıştığına ilişkin beyanının ilgili fıkranın uygulanması için yeterli olmaması nedenleriyle, 5237 sayılı TCK’nun 157/1. maddesinde düzenlenen dolandırıcılık suçunun oluştuğu gözetilmeden TCK'nun 158/1-d maddesi gereğince hüküm kurulması yasaya aykırı,b- Hükümden sonra 05/07/2012 gün ve 28344 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasanın 86. maddesi ile eklenen 5237 sayılı TCK'nun 250/4. maddesine göre sağlanan menfaatin değeri ve mağdurun ekonomik durumu gözetilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,c- 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 13.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.