Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16044 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28880 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2010/165233MAHKEMESİ : Hatay 3. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 27/10/2009NUMARASI : 2009/342 (E) ve 2009/690 (K)SUÇ : Resmi belgede sahtecilik 1- Sanığın, amcası müşteki M.. K.. ile birlikte ortak meyve sebze komisyonculuğu yaptıklarını, yaklaşık 4 yıldan beri amcasına ait çekleri onun bilgisi dahilinde imzalayarak alışverişlerde kullandığını, işlerini bu şekilde yürüttüklerini, daha önce düzenlediği çeklerin tamamının bir sorun çıkmadan ödendiğini, bankadan sorulduğunda daha önce verdiği çeklerdeki imzaların da kendisine ait olduğunun anlaşılacağını savunup, temyiz dilekçesinde savunmasında bildirdiği şekilde önceden düzenlediğini beyan ettiği çeklerin tarih ve numaralarını bildirmesi, mağdur Y.. E..'in, sanık ile amcası Mehmet'in birlikte iş yaptıklarını, onlara yıllardır ambalaj sandığı sattığını, ticari ilişkilerinin bu şekilde devam ettiğini, daha önce kendilerinden aldığı çekleri de sanığın imzaladığını ve bir sorun çıkmadığını, sanığın çekleri vekil olarak imzaladığını zannettiğini, sadece suça konu bu iki çekin ödenmediğini beyan etmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sanığın savunmasında bildirdiği şekilde daha önceden müşteki M.. K..'na ait çekleri imzalayıp alışveriş yaptığı kişilere verip vermediğinin araştırılıp, toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyetine hükmolunması, 2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK'nun 43. maddesine göre, aynı anda gerçekleşen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığından, suça konu çeklerin mağdur Y.. E..'e aynı anda verilip verilmediği sorulup, aynı anda verildiğinin tespiti halinde 5237 sayılı TCK'nun 43. maddesinde öngörülen teselsül hükümlerinin uygulanamayacağı ancak belge sayısı nazara alınarak TCK'nun 61. maddesi uyarınca alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verilebileceği gözetilmeden eksik inceleme ile teselsül hükümlerinin uygulanması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.