Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15885 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28116 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : 1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan; Kamu davasının 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine (tüm sanıklar hakkında ayrı ayrı) 2-Resmi belgede sahtecilik suçundan; Beraat (tüm sanıklar hakkında ayrı ayrı) I) Sanıklar hakkında "nitelikli dolandırıcılık" suçundan kurulan hükme yönelik katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:Bozmaya uyularak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; yüklenen "nitelikli dolandırıcılık" suçunun cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu ve sanıklar lehine olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihlerden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,II) Sanıklar hakkında "resmi belgede sahtecilik" suçundan verilen karara karşı katılanlar vekilinin temyiz itirazlarına gelince:5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen "resmi belgede sahtecilik" suçunun 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren ve sanıklar lehine olan 5237 sayılı TCK'nun 204/1. maddesindeki cezasının miktarı itibariyle tabi olduğu aynı Yasanın 66/1-e maddesinde öngörülen asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanıkların sorgularının yapıldığı 21.12.2004 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanıklar hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, adli emanette kavıtlı belgelerin dosyada delil olarak saklanmasına, 29.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.