MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik, yalan beyanda bulunmak, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanHÜKÜM : -5237 sayılı TCK'nun 207/1, 53, 63. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis, -5237 sayılı TCK'nun 204/1, 53, 63. maddeleri uyarınca 2 yıl hapis, -5237 sayılı TCK'nun 206/1, 53, 63. maddeleri uyarınca 3 ay hapis,I-Sanığın, hakkında “resmi belgede sahtecilik ve özel belgede sahtecilik” suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, hükmün açıklanmasının geri bırakılmama nedenleri gösterilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,II-Sanığın, hakkında “yalan beyanda bulunmak” suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;TCK'nun 269. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin müsned yalan beyanda bulunmak suçu bakımından uygulanamayacağı gözetilerek, tebliğnamedeki bu yönden bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.1-TCK'nun 206. maddesindeki suçun oluşabilmesi için failin beyanı üzerine yetkili memur tarafından düzenlenen bir belge olmalı ve bu belgenin yapılan bildirimin doğruluğunu kanıtlama gücüne de sahip olması gerekir. Somut olayda, sanığın gerçek isminin ... olmasına rağmen sahte ... ismini kullandığının ve bulunduğu adresin ihbar edilmesi üzerine güvenlik güçlerince bildirilen adrese gidildiğinde, sanığın kendisini ... olarak tanıtması üzerine kolluk görevlilerince hakkındaki suçlamalar kendisine söylendiğinde gerçek kimliğini beyan ettiği, ... ismine göre sanığın beyanı üzerine kolluk görevlilerince düzenlenmiş bir evrak bulunmadığı anlaşılmakla, sanığa yüklenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,2-Kabule göre de;Mahsubuna karar verilen gözaltı süresinin gerekçeli karar başlığında gösterilmemesi suretiyle CMK'nun 232/2-d maddesine muhalefet edilmesi, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 18.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.