MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefetHÜKÜM : 1- 2005, 2006, 2007, 2008 ve 2010 Takvim yıllarına ait suçlardan dolayı Beraat 2- 2009 Takvim yılına ilişkin suçtan dolayı 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359/b-1, 5237 sayılı TCK'nun 43 ve 53. maddeleri gereğince 3 yıl 9 ay hapis ve hak yoksunluğu cezası.1- Sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiince yapılan temyiz itirazlarının incelemesinde;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,2-) Sanık hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilince yapılan temyiz itirazlarının incelemesinde;Sanığın düzenlediği ve sahte olduğu iddia olunan faturaları kullanan şahıs ve firmalar hakkında düzenlenen vergi suçu raporları ve ekleri dosyaya getirtilip, haklarında sahte fatura kullanmak suçundan dava açılıp açılmadığı, açılmışsa akibetleri araştırılıp bu dava ile birleştirilmemesi halinde, dava dosyaları celp edilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi, bu davayı ilgilendiren ve sahteliği belirleyen delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, gerektiğinde faturaları kullanan mükellef ile sanığın yetkilisi olduğu şirkete ait defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti, suça konu faturaları kullandığı belirlenen firma sahipleri ve şahısların tanık sıfatıyla ifadelerinin alınması, faturaları düzenleyen mükellefin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı da araştırılarak toplanan tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 12.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.