Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14541 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 26230 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 11 - 2012/318808MAHKEMESİ : Osmaneli Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 01/05/2008NUMARASI : 2008/14 (E) ve 2008/43 (K)Suç : Mühür bozmaBaşbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca, Dairemize gönderilen 12.11.2013 tarih ve 29415146-2525 sayılı cevabi yazısından, suça konu sayaç değiştirme tutanağını düzenleyen O.. Elektrik Dağıtım A.Ş.'nin 31.05.2010 tarihinde özelleştirildiğinin belirtilmesi karşısında, kaçak elektirik tespit tutanağı tarihi itibariyle anılan şirketin özelleştirilmemiş olduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki bu yönden bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.1- TCK'nun 203. maddesi, esasta bir şeyin saklanmasını veya varlığının olduğu gibi muhafazasını sağlamak üzere, kanunun veya yetkili makamların emrine uyularak konulmuş mührün kaldırılmasını cezalandırmaktadır. Burada mühürleme işleminin amacı Devlet yönetiminin bir şeyi koruma altına alma ve başkalarının tasarrufunu önleme iradesinin konulan mühürle açıklanması olup, bu iradeyi etkisiz duruma getirerek onu ihlal eden herhangi bir eylem gerçekleştiği takdirde suç işlenmiş olacaktır. Bu nedenle, yasaya uygun biçimde konulan bir mührün varlığı, mühür bozma suçunun ön koşuludur. Elektrik sayaçlarında bulunan ve bakanlık mührü olarak adlandırılan mühürlerin sayaçlar imal edilirken yapılması ve bu mühürlerin sayaçlara takılması işlemiyle elektrik dağıtım şirketlerinin bir ilgisinin bulunmaması, sanık hakkında düzenlenen 24.08.2007 tarihli tutanakta sayacın bakanlık mührünün bulunmadığı, ancak sayaca müdahale edildiği tespit edilmiş olup, elektrik dağıtım şirketi tarafından sanığın kaçak elektrik kullanımının engellenmesine yönelik bir mühürleme ve bunun sonucunda gerçekleşen mühür bozulması iddiasına ilişkin dosyaya yansıyan başka bir mühürleme veya mühür bozma tutanağı bulunmaması karşısında öncelikle ilgili kurumdan bu hususun sorulması aksi takdirde kullanılan sayaçta bakanlık mührünün bulunmaması ve bu şekilde sayaca müdahale edilmesinde mühür bozma suçunun oluşmayacağı gözetilmeden, yasal olmayan gerekçe ile hükümlülük kararı verilmesi,2- Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK.nun 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan, zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, dosyaya yansıyan somut bir zararın da olmadığı dikkate alındığında; adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında yasanın aradığı objektif ve subjektif şartlar karar yerinde tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 10.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.