Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1431 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9563 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSuç : Özel belgede sahtecilikHÜKÜM : Mahkumiyet.... isimli işyerini çalıştıran suça sürüklenen çocuk ...'ın müşteki adına sahte abonelik sözleşmesi düzenlediği iddiası ile açılan kamu davasında; suça sürüklenen çocuğun "suça konu sözleşmeyi kendisinin düzenlemediğini, diğer sanığa söz konusu hattı kendisinin satmadığını, işyerinde avea hattı sattığını ancak vodafone hattı satmadığını" iddia etmesi, alınan bilirkişi raporu ile suça konu sözleşmedeki imza ve yazıların suça sürüklenen çocuğun eli ürünü olmadığının tespit edilmesi, ayrıca diğer sanığa yaptırılan teşhisin usule aykırı olması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, tanık ........ "suça konu abonelik sözleşmesinin ..... beldesinde ......... İletişim isimli işyeri bulunan ........ isimli kişiler tarafından gönderildiğini" beyan etmesi, 23.05.2012 tarihli araştırma tutanağında gerçekten .......beldesinde ............ TC kimlik numaralı ..... ve babası ..... isimli kişilerin işyerleri bulunduğunun bildirilmesi, suça konu abonelik sözleşmesi üzerinde tanık ........ ait .........isimli işyerinin kaşesinin olması sebebiyle ....... isimli kişilerin ve ................mahkemece tanık sıfatıyla celpleri ile ayrıntılı beyanlarının alınması, ayrıca bu kişilerin huzurda alınacak yazı, rakam ve imza örnekleriyle, resmi kurumlardan suç tarihinden önceki samimi yazı, rakam ve imza örnekleri getirtilip suça konu abone sözleşmesindeki yazı, rakam ve müştekiye atfen atılan imzaların aidiyeti hususunda usulünce bilirkişi incelemesi yaptırılması, sonucuna göre suça sürüklenen çocuk yönünden üzerine atılı eylem sübut bulduğu takdirde, hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan aynı Kanunun 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri ve TCK.nun 7. maddesi karşısında, özel hüküm niteliğinde bulunup lehe olan ve önödeme önerisi gerektiren suça sürüklenen çocuğun eyleminin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.