MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : Mahkumiyet1) Sanık hakkında sahte senet düzenleme eylemi nedeni ile yapılan yargılamada; senedin fotokopisi üzerinde yapılan inceleme ile düzenlenen bilirkişi raporunun hükme esas alınması, senedin ...'a verilmesine karşın alacaklı kısmına ...'nin isminin yazılmasının açıklanmamış olması karşısında; senet aslı araştırılıp temini ile senetteki yazı ve imzaların sanığın, ...'un ve ...'nin eli ürünü olup olmadığı ile senedin alacaklı, borçlu, bedel hanelerinin aynı anda ya da daha sonradan; aynı ya da farklı kalemle yazılıp yazılmadığı hususlarında bilirkişi incelemesi yaptırılıp, ... ve ...'ye senede alacaklı olarak ... isminin yazılmasının gerekçesi, senedin ilk halinde de bu ismin yazılı olup olmadığı sorulup; suç tarihi itibari ile sanığın yanında çalıştığı anlaşılan ... ile Abdulkadir Akbıçak arasında husumet bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması, yasaya aykırı, 2)Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.